e-Demokrasi Yolundaki Gelişmeler ve Beklentiler

e-Demokrasinin Başlıca Konuları

Yukarıda, temsili demokrasilerde doğru  işleyiş için gereken varsayımlardan söz edilmişti. Burada Parlamento başta olmak üzere Siyasal Yapı ve Kamu Yönetimi, Özel Sektör Kurum/Kuruluşları, Basın ve yayın organları, Siyasal Partiler ve  Sivil Toplum Örgütleri, menfaat grupları vb biçiminde gruplaşmış halkın, etkileşimli olarak birbirleri ile ilişkileri söz konusudur.

Diğer taraftan demokratik yaşam derinleşir zenginleşirken kişisel bilgilerin korunması (mahremiyet) konusunda tehditler meydana gelmektedir. Bu bakımdan bu yeni teknolojilerin siyasi yaşam ve demokrasiye etkileri üzerinde daha dikkatle durulması gerekmektedir. Özellikle şu soruların cevaplandırılması önemlidir.

Yeni teknolojiler yurttaşlar ile seçilmiş görevliler arasındaki diyalogun gelişmesine nasıl yardımcı olabilir?

Bilişim teknolojileri daha aktif ve katılımcı bir yurttaşlığa erişmeyi nasıl kolaylaştıracaktır?

Siyasi Partiler ve baskı grupları daha etkili olabilmek için kendilerini nasıl organize etmelidirler?

Yeni teknolojilerin bu amaçlar doğrultusunda kullanılmasının başarılı örnekleri nelerdir? Internet ve e-postanın yarattığı fırsatlardan daha iyi nasıl yararlanabiliriz?

Aslında bu soruların  her biri e-demokrasi açısından başlı başına incelenmesi gereken bir konuya işaret etmektedir. Bununla beraber, e-demokrasi bağlamında, bu soruları da göz önüne alarak;

Siyasal Seçimler,

İyi Yönetişim ve Saydamlık,

Katılımcılık,

konularının öncelikle incelenmesinin uygun olacağı düşünülmektedir. BILIŞIM TEKNOLOJILERI ve temsili demokrasi incelenirken Sayısal Uçurum (Digital Divide) konusunun da tartışılmasının gerektiği akla gelmekte ise de, bu sorunun Bilişim Şurası çerçevesinde, ekonomi ve teknoloji ile ilgili konular arasında derinlemesine ele alınması daha yararlı olacaktır.

Türkiye’de e-Demokrasi Yolundaki Gelişmeler ve Beklentiler

Genel

Yukarıda, e-Devletin demokrasiye etkisinin ve/veya katkısının başlıca üç nokta açısından (siyasal seçimler, iyi yönetişim ve saydamlık, katılımcılık) inceleneceğini ifade etmiştik. Genel olarak bilişim teknolojilerinin ve özel olarak e-Devlet’ in bu alanlarda demokrasiye getirebileceği kolaylıklar ve faydalara değinmeden önce, e-Devlete geçişin beraberinde e-demokrasiyi de getirmesinin kaçınılmaz olup olmadığı üzerinde durmak gerekmektedir.

Gerçekten, e-Devlette BILIŞIM TEKNOLOJILERI’nin getirdiği olanaklarla, haberleşmenin iyileştirilmesi, tekrarların (mükerrerliklerin) kaldırılması, işlemlerin otomatikleştirilmesi sağlanacak, bilgilerin derlenmesi, saklanması, erişilmesi kolaylaşacak, iş süreçleri yeniden düzenlenecek ve sonuç olarak verimlilik ve etkinlik düzeyi yükselecektir. Ancak, bu gelişmelerin kendiliğinden, saydamlığı ve katılımcılığı artıracağını, yurttaşların kamu kurum/kuruluşlarının faaliyetleri ile ilgili denetimini güçlendireceğini, yani demokrasiyi geliştireceğini ileri sürmek mümkün değildir. Çünkü e-Devlet, diğer pek çok araçlar gibi yansız bir kurumdur.

Siyasal Seçimler ve Bilişim Teknolojileri

Seçim öncesi işleri

Seçim öncesinde, seçimlerin düzenle gerçekleşmesi açısından en önemli konu Seçmen Kütüklerinin Hazırlanması dır. Türkiye’nin bu hususta oldukça önemli bir mesafe kat etmiş olduğu görülmektedir. Seçim Kanunumuzda Seçmen Kütüğü nü seçmen olan vatandaşları tek olarak tanımlayan ve seçmenin oturduğu yeri belirleyen bilgileri kapsayan bilgisayar ortamı olarak tanımlayarak bu hususta bilişim teknolojilerinden yararlanılması gereği hükme bağlanmıştır, bu hüküm ufak tefek aksaklıklar dışında başarı ile uygulanmıştır. Bu alanda beklenen gelişmeler şunlardır;

MERNİS projesinin tam olarak yaşama geçirilmesi ile Seçmen Kütüklerinin güvenliğinin artırılması,

Seçmen Kütüklerinin muhtarlıklara asılan listeler aracılığı ile incelenmesi yanında Internet ortamında da seçmenlerin inceleme ve denetimine açılması,

İlgililerin bu kütüklere çevrim içi olarak erişerek sorgulama yapmalarının ve görülen eksiklik ve yanlışlıkları Seçmen Kütükleri Genel Müdürlüğüne iletebilmelerinin sağlanması.

298 Sayılı Seçimerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanunu’da , seçim öncesi işleri arasında düzenlenen ikinci konu seçim propagandasıdır. Kanunun, Üçüncü Bölüm, İkinci Kesiminde bulunan 49. maddesine göre ”Propaganda, oy verme gününden önceki onuncu günün sabahında başlar ve oy verme gününden önceki günün saat 18.00'inde sona erer” hükmü yer almakta, ayrıca zikredilen kesimde,radyo ve televizyonla propaganda, hoparlörle propaganda, el ilanları, duvar ilanları ve afişlerle propaganda konusu da düzenlenmektedir. Ancak, Internet yoluyla propoganda konusunda Seçim Kanununda her hangi bir hüküm bulunmamaktadır. Buradan, Yasa Koyucunun, Internet aracılığı ile yapılacak propagandaları, düzenleme gereği olmayan serbest bir propaganda yöntemi saydığı anlaşılabilir. Nitekim, Kanun yazılı basın hakkında da bir düzenleme yapmamıştır. Diğer bir deyişle, Seçim Kanunu sadece büyük kitleleri doğrudan etkileyecek propaganda yöntem ve araçları ile ilgili düzenlemeleri yapmış, diğer yöntem ve araçlarla ilgili düzenlemeleri genel hükümlere bırakmıştır.

Diğer ülke uygulamaları ile açıklamalardan, seçim öncesinde siyasi partilerin ideolojileri, programları, planları, yöneticileri, daha önceki icraatları gibi konularda, seçmenin doğru, yansız ve kapsamlı bilgilere sahip olmasında Internet’ ten ne kadar geniş bir şekilde yararlanılmakta olduğu görülmektedir. Ülkemizde de Internet hızlı bir biçimde yaygınlaşmakta olduğundan, önümüzdeki seçimlerde Internet’in öneminin artacağı kuvvetle tahmin edilmektedir. Bu bakımdan, seçimlerden önce siyasal partiler ve adaylar hakkında Internet aracılığı ile yapılacak, serbest, yansız ve doğru yayınların, yapılacak düzenlemelerle engellenmesinden kaçınılması gerekmektedir.

Seçim Günü işleri

Seçim gününde bilişim teknolojilerinin kullanılmasıyla yarar sağlanabilecek işler olarak, oy verme, oyların sayımı ve dökümü olarak sayılabilir.

Oy verme : Yukarıda da açıklandığı gibi bazı denemeler yapılmış ise de bu gün gelinen noktada teknolojinin güven ve doğruluk açısından gerekli koşulları tam olarak sağlayamadığını kabul etmek gerekmektedir. Bu konuda deneme uygulamaları, eksiklik ve aksaklıkların ortaya çıkarılarak teknolojinin ele alması gereken sorunların belirlenmesine yardımcı olabilir. Ayrıca bu gibi denemeler, ilerde teknoloji istenen düzeye geldiğinde yapılacak düzenlemeler konusunda da fikir verebilir.

Oyların sayım ve dökümü : Oy pusulalarının optik okuyucular aracılığı ile okunması, sayımı ve dökümü konusundaki sorunlar teknik olarak neredeyse tümüyle çözümlenmiş durumdadır. Ancak, finansman ve kültür  eksikliği önemli engeller olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer taraftan, el ile doldurulmuş olan pusulalarındaki oyların, Sandık Kurullarınca bilgisayar yardımıyla sayımı ve dökümü, yine bir miktar finansman ve bilgisayar bilgisi ve kültürü gerektirmekle beraber daha kolay uygulanabilecek bir yöntem olarak gözükmektedir. Bu yöntemle yapılan sayım ve dökümlerin ilçe seçim kurullarına iletilmesi ve bu kurullarda birleştirilmesi işi kolaylaşacaktır. Bu konunun üzerinde durulması gerektiğini düşünülmektedir .

Seçim Sonrası İşleri : Seçim sonrasında yapılacak işlerin başında seçim sandıklarından gelen döküm cetvelleri ve tutanakların ilçe ve il seçim kurullarında birleştirilmesi ve Merkez Seçim Kuruluna iletilmesi gelmektedir. Yukarıda açıklandığı gibi, bu hususta bilgisayar kullanılması büyük kolaylık ve çabukluk getirecektir. Esasen bu yolda başlamış olan uygulamalara genişlik kazandırılması gerekmektedir.

İyi Yönetişim ve Saydamlık

Yukarıda, e-Devletin, demokrasiye etkisi bakımından yansız bir olgu olduğu, demokratik yaşama etkisini, ülkenin siyasal yapısı ve iktidarı elinde bulunduran kişi, grup ve odakların niyetlerince belirleneceği, e-Devlette ortaya çıkan mekanizmaların ve araçların, demokrasinin genişletilmesi ve geliştirilmesi yönünde olabileceği gibi aksi bir yönde de kullanılabileceği belirtilmişti.

Demokrasi kültürü gelişmiş ülkelerde, e-Devlete geçiş bir tehlike yaratmayacaktır. Çünkü, e-Devlette öncelikle yönetimde saydamlığın artması sağlanacak, bunun sonucu olarak da bir taraftan, iyi yönetişimin, yani etkin, verimli, tutumlu ve hesap verme yükümlülüğü kurumlaşmış, dürüst bir yönetimin oluşması kolaylaşacak, diğer taraftan da yurttaşların yönetime katkı düzeyi yükselecektir. Diğer bir deyişle, e-Devletin, bir paranın yazı ve tura tarafları gibi, iki yüzü bulunmaktadır. Bir taraftan devleti oluşturan kurumların iç işlemlerinde ve kurumlar arası ilişkilerde iş ve karar süreçleri değişirken, diğer taraftan yurttaşların bu işlemler hakkında fazla bilgi sahibi olmaları ve karar süreçlerine bir şekilde katılmaları sağlanacaktır.

Ülkemizde, e-Devlete geçiş yolunda, pek çok sorun bulunmasına rağmen, belirli ve düzenli bir ilerleme kaydedilmekte olduğunu memnuniyetle görüyoruz. Kamu kurum/kuruluşlarının kağıt ortamındaki yayınlarını Web sitelerine aktararak, günden güne gelişen bir, yurttaşları bilgilendirme çabası süregelmektedir. Bu çabaların giderek daha büyük bir ivme kazanacağı umulmakla beraber aşağıdaki konulara dikkat edilmesi gerekmektedir;

Yurttaşların tek yönlü bilgilendirilmesi ile ilgili çalışmalar, vakit geçirilmeden, yurttaşların kendileri ile ilgili konularda başvurularını, önerilerini, şikayetlerini ve eleştirilerini iletebilecekleri etkileşimli bir ortama dönüştürmeye yöneltilmelidir.

Kamunun bilgilenme ihtiyacının tam olarak karşılanabilmesi için, kamu kurum/kuruluşlarının çalışmaları ile ilgili sır kavramını çağdaş ölçüler içinde tanımlayacak ve bilgi paylaşımını zorunlu kılacak yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

e-Devlet için öncelikle, içinde bireyler hakkındaki bilgilerin derlenmesi, saklanması, kullanılması, açıklanması ve kişisel verilerin korunmasıyla ilgili yasa başta olmak üzere temel hak ve özgürlükler çerçevesinde gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

Katılımcılık

Yurttaşların katılımcılığı temsili demokrasinin eksiklerini giderilecek ise de bunu e-Devlete geçişle birlikte kendiliğinden ortaya çıkabileceği umulamaz. Zira, kamu kurum/kuruluşlarının çalışmalarını halka açacak sistemleri kurmuş olmaları yetmez. Gerek bu kurumların yönetici ve çalışanlarınca gerekse kurumların sundukları hizmetlerden yararlanmakta olan bireylerce, istek, ilgi, bilgi anlamında demokrasi kültürünün edinilmiş olması gerekmektedir. Esasen, bu kültür var olduğu taktirde, Bilişim Teknolojileri olanakları olmadan da bir ölçüde katılımcılık sağlanabilir. Katılımcı demokrasinin en iyi örneklerinden birinin yaşanmakta olduğu İsveç’te, katılımcılığın devlet yönetiminde Bilişim Teknolojileri olanaklarının uygulamaya konulmasından çok önce başlamış olduğu anlaşılmaktadır.

Ülkemizde bilişim kültürünün yaygınlaşması ile katılımcılık ruhunun da gelişeceği düşünülmektedir. Diğer taraftan katılımcılık araçlarının halka sunulması için bu ruhun gelişmesini beklemek yerine bugünden bu olanakların yaratılmaya başlanması uygun olacaktır. Diğer ülkelerdeki örneklere baktığımızda bu alanda başlangıç çalışmalarının yerel yönetimler ve parlamentolar aracılığıyla yapıldığını görmekteyiz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki bilişim sistemleri böyle bir çalışmanın ilk aşamalarını kaldırabilecek güçtedir. Yerel yönetimlerin bazılarında da hem uzman kadro hem de donanım açısından yeterli bir birikim olduğu düşünülmektedir. Bu bakımdan;

Bu konuda ilk hareketin kamu kurum/kuruluşları tarafından başlatılmasına karar verilmesi,

Kamu kurum/kuruluşlarına gerekli kaynaklar sağlanması,

Bu kurum ve kuruluşlar için bir uygulama programı ve takvimi hazırlanması,

e-posta iletişimleri ve tartışma listeleri ile bir başlangıç yapıldıktan sonra belli konularda kamu oyu sorgulamalarına geçilmesi,

Gönüllü kuruluşların bu gibi faaliyetlere yönelmeleri için desteklenmesi,
y
ararlı olacaktır.

Sonuç

e-Devlete geçiş, demokrasinin gelişmesi için gerekli unsurlardan bir çoğunu sağlayacak olmakla beraber, bunlardan yararlanma ancak siyasal iradenin bu konuda karar vermesi, bilişim kültürünün yaygınlaşması için bir program çerçevesinde azim ve sebatla çalışılması ile mümkün olabilecektir. Bu koşullar gerçekleştirildiği takdirde, ülkemizde, gerek seçimler, gerek iyi yönetişim ve saydamlık gerekse katılımcılık konusunda önemli ilerlemeler sağlanacağına inanılmaktadır.