Günümüz dünyası,
sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçişin temellerinin atıldığı, değişim ve
dönüşümlerin inanılmaz bir hızla yaşandığı bir dünya olmuştur. Bilgi ve
iletişim teknolojilerinin, ekonomide, toplum yaşamında ve kültürde kalıcı
değişiklikler yarattığı bir süreçten geçiyoruz. Ulusal ekonomik gelişme ve
rekabet stratejisini bilgi ekonomisine dayandıran ülkeler, bilim, teknoloji
ve bilişim alanındaki mevcut kurumsal yapılarını yeniden düzenlemekte ve bu
ekonominin gereklerine uygun yeni kurumsal yapılar oluşturmaktadırlar.
Bilgi çağının
getirdiği değişim; tüm dünyada olduğu gibi bizde de yeniden yapılanma
sürecini hızlandırmış ve ülkenin önüne önemli bir fırsat olarak gelmiştir.
Ülkemizin bilgi toplumu'na dönüşebilmesi, bilgi ve iletişim teknolojilerini
hem kullanan hem de dünya ölçeğinde üreten bir konuma gelebilmesi için
gerekli stratejilerin belirlemesi, ulusal eylem planının hazırlanması ve
uygulanması gerekmektedir (bu bağlamda ülkemizde e-Türkiye Eylem Planı,
Vizyon 2023 ve AB 6. Çerçeve Programı gibi çalışmalar başlatılmıştır).
Eylem planın
hazırlanması kadar bu planı uygulayacak/uygulatacak sorumluluğunu
üstlenecek, kurumlar arası koordinasyonu sağlayacak, işi sadece ülkenin
bilişim stratejilerini geliştirmek ve uygulatmak olan bir kurumun olması çok
daha önemlidir.
e-Devlet en yalın biçimiyle;
"Devletin vatandaşlara karşı yerine getirmekle yükümlü olduğu görev ve
hizmetler ile vatandaşların devlete karşı olan görev ve hizmetlerinin
karşılıklı olarak elektronik iletişim ve işlem ortamlarında kesintisiz ve
güvenli olarak yürütülmesidir."biçiminde tanımlanmaktadır.

Devletin temel unsurları olan vatandaş ve kuruluşlar (özel ya da kamu),
e-Devlette, e-Vatandaş ve e-Kurum biçiminde kendini göstermektedir.
e-Devleti oluşturan temel unsurlar e-Vatandaş, e-Şirket, e-Kurumdur. Ancak,
e-Devleti oluştururken, söz konusu unsurlara öncelikler atamak ve ‘birini
tümüyle gerçekleştirmeden (örneğin e-işyerlerini oluşturmadan) e-Devlet
olmaz’ türü yaklaşımlarda bulunmak, e-Devletin oluşumunu olumsuz etkiler.
Her bir unsur, kendi içerisinde “e” olgusunu gerçekleştirmeye çalışacak,
birbirlerinden etkilenerek gelişecek ve zamanla e-Devlet oluşacaktır.

Tarihçe
Dünya’daki e-Devlet yaklaşımları öncelikli olarak yerel yönetimlerdeki
uygulamalarla başlatılmıştır. Diğer yandan Batı toplumundaki devlet vatandaş
ilişkisinde var olan beyan edilen bilginin doğru olduğu güvenine dayalı
ilişki, e-Devlet' e geçişi kolaylaştırmakta ve kurulan güvenlik sistemi
yalnızca bilgilerin yetkili olmayanlarca kullanılmaması üzerine ya da
bozulmaları önlemek üzerine tasarımlanmaktadır.
Gelişmiş ülkelerde e-Devlet servisleri ve uygulamaları konusunda bir çok
Üniversitede araştırma projeleri başlatılmıştır. Örneğin, Washington State,
California, Texas, ve Boston Üniversiteleri'nde konu ile ilgili önemli
projeler yürümektedir.
İngiltere ve Kanada’da e-Devlet çalışmaları doksanlı yılların ortalarında
başlatılmıştır. Bu ülkeler e-Devlet oluşumunda bu organizasyon içinde yer
alan sivil toplum kuruluşları ile yerel yönetimlerin Bilişim Teknolojileri (BT)
sektöründen nasıl etkilendiklerini ve beklentilerinin ne olduğunu
belirleyerek çalışmalarını şekillendirmişlerdir. Dünyadaki e-Devlet
çalışmalarındaki yaklaşımların şu başlıklar altında ele alındığını
görmekteyiz:
•
e-Devlet servis önceliklerinin belirlenmesi,
•
e-Devlet servislerinin sunulmasında sivil toplum örgütlerinin rolünün daha
belirgin olması,
•
Özel sektörün e-Devlet' teki hizmet rolünün yeniden tanımlanması,
•
Sektörler arası güvenli ara yüzlerin kurulması,
•
e-Devlet organizasyonu dışında kalan ya da kalmak isteyen bireylerin
haklarının korunması.
e-Devlet’in sunacağı temel servisler
1.
Devletten Vatandaşa,
2.
Devletten Devlete,
3.
Devletten İş yaşamına
yönelik olmak üzere, üç grupta sınıflandırılabilir. İzleyen kesimlerde , bu
servislere ilişkin örnekler verilmektedir.
1.
Devletten Vatandaşa
Devlet Ana Kapısı (portal)
Ülkemizde bakanlık, genel müdürlük, özerk kurum/kuruluşlar, üniversiteler ve
yerel yönetimler göz önüne alındığında, binlerce kamu kurum/kuruluşu
olduğunu görürüz. Bunların pek çoğunun web sayfası olduğu bilinmektedir. Web
sayfalarının bazıları sadece bilgi vermek üzere tasarlanmışken bazıları da
bir takım servisler sunmaktadır. Bir çok kuruluş, aynı içerikteki bilgileri
farklı biçimlerde istemekte;bu şekilde hem işlemsel farklılık yaratmakta hem
de vatandaşı yormaktadır. e-Devlet ana kapıları, vatandaşa tek kapıdan
giriş, kolay işlem ve arama yapma gibi olanaklar sağlamalıdır.
Günümüzde tüm dünyada e-Devlet ana kapıları, halen gelişme ve olgunlaşma
sürecini yaşamaktadır. Özellikle gelişmiş batı ülkelerinde geniş bir yelpaze
içerisinde hizmet sunabilmekte ve vatandaşlarına yönelik etkin çalışma
ortamları sağlayabilmektedirler. Buna rağmen, teknolojinin getirilerinin ve
ihtiyaçların çeşitlenerek artmasının etkisiyle, sürekli olarak geliştirmekte
ve yenilenmektedirler.
Zaman içerisinde, her ne kadar, yeni ve değişik öneriler gündeme taşınmış
olsa da e-Devlet oluşumu için teknolojik anlamda halen üç platformdan söz
etmek mümkündür. Bunlar;
•
Internet ve web aracılığı ile işlem,
•
Etkileşimli telefon (sabit veya mobil) kullanılarak işlem,
•
Kiosk kullanımı yoluyla işlem,
•
Sayısal Televizyonlar aracılığıyla işlem olarak belirtilebilir.
Gerçekte bu platformlar üzerinden yapılan işlemler de belli merkezlerde
bulunan bilgi işlem sistemleri üzerinde sonuçlandırılmaktadır. Bir başka
deyişle kullanıcı (birey, vatandaş, diğer kurum/kuruluş vb.) arayüzü olarak
adlandırılan katmanlarda çeşitliliğin varlığı, işlemlerin bilgi işlem
sistemlerinde yapılmasına engel değildir ve alternatif de oluşturmamaktadır.
e-Devlet ana kapısından söz edilirken bunu kullanacak olan vatandaşların
özel durumları mutlaka göz önüne alınmalıdır. Bilgisayar ve iletişim
teknolojilerine yakınlık, yaşam biçimlerine yönelik çeşitli özellikler,
alışkanlıklar, ülkenin teknolojik altyapısı ve vatandaşların kimi zaman
hukuksal boyutu da olabilen işlemleri elektronik bir platformda
gerçekleştirmeye yatkınlıkları en başta gelen hususlardır.
Bunlara ek olarak e-Devlet ana kapısı için diğer yaklaşımlardan önemli
olanları şöyle sıralanabilir :
1.
Vatandaşlar, kendilerini sevgiyle karşılayan, erişimi ve kullanımı kolay,
adı zorlanmadan anımsanacak tek bir ana kapıdan gereksinim duydukları
bilgilere erişebilmeli; gerekli ise buradan yapılacak yönlendirmelerle ve
teknik ayrıntılara girmeden e-Devlet servislerini kullanabilmelidir.
2.
Ana kapının mutlak surette iyi yönetilmesi gereklidir. Bunun için bir
yetkili yönetici ve ana kapı yönetim ekibi görevlendirilmelidir.
3.
Ana kapının kurulmasına, işletilmesine ve geliştirilmesine yönelik temel
standartlar belirlenmeli ve uygulanmalıdır.
4.
Güvenliğe önem verilmeli, ancak bu yapılırken vatandaşlar gereksiz
kurallarla boğulmamalı ve bıktırılmamalıdır. Devletin güvenlik politikaları
esas alınmak suretiyle benzer güvenlik prosedürleri geliştirilmeli, işlerin
özelliklerine uygun güvenlik düzeyleri oluşturulabilmelidir.
5.
e-Devlet ana kapısının pratik ve kolay kullanılabilir olması sağlanmalıdır.
Bu kapsamda tek bir merkezden yönetilerek, doğrudan erişim noktasının
fiziksel yeri ve alınmak istenen hizmetin tipine bakmaksızın tüm
vatandaşlara hitap eden bir yapıda hazırlanabilmelidir.
6.
Çağdaş devlet anlayışı ile vatandaşların gereksinim ve ilgilerine yönelik
(yaşlı-genç, sosyal etkinlikler, yerel-bölgesel bilgilendirmeler, vb.)
düzenlemelerin yanı sıra sektörel (sağlık, eğitim-öğretim, çalışma hayatı,
adres-tel, vb.) gruplamalar ana kapı üzerinde dikkate alınabilmelidir.
7.
Devletin vatandaşları doğrudan ilgilendiren (kanun, kararname, basın
bildirileri, vb.) kararlarının ve diğer duyurularının, e-Devlet ana
kapısından da yayınlanmasını sağlayacak içerikler de oluşturulmalıdır.
8.
e-Devlet ana kapısı yalnızca kamu kurum/kuruluşları ile sınırlı kalmamalı,
buradan özel sektör bağlantıları da mümkün olabilmeli ve vatandaşlar ilgili
özel sektör servislerini de kullanabilmelidir.
e-Devlet servislerinin sunulabilmesinin en etkin yolu e-Devlet ana
kapısıdır. e-Devlet ana kapısı oluşturulurken, bilgi sistemi geliştirme
süreçlerinin ve sistem yönetim disiplinlerinin özenle uygulanması
sağlanmalıdır.
ABD
Ulusal Elektronik Ticaret Koordinasyon Konseyi (NEC3), beş düzeyde ana kapı
tanımı yapmıştır. Her bir düzey kendisinden bir önceki düzeye oranla daha
karmaşık servisler sunmaktadır. Ana kapı türleri, aşağıda belirtilmektedir.
Birinci Düzey Ana Kapı:
Yalın, organizasyonel karmaşıklıkları gizleyen, bilgi verme amaçlı,
vatandaşın devleti görmek istediği biçimde tasarlanmış ana kapılardır.
İkinci Düzey Ana Kapı:
Vatandaşın çevrim içi işlemleri (vergi ödeme, araç kaydı vb) yapmasına
olanak veren ana kapılardır.
Üçüncü Düzey Ana Kapı:
Kişilerin bir servisten diğerine geçerken tekrar tekrar yetki işlemlerinin
(kullanıcı kodu ve şifre sorma) yapılmadığı türde kapılardır. Vatandaş,
yalnızca bir kullanıcı kodu ve şifreyi bir kez kullanarak farklı devlet
servislerinden yararlanabilmektedir. Bu tür e-Devlet ana kapılarının
oluşturulabilmesi için, devlet kurumlarının yetkilendirme, güvenlik, arama
ve dolaşım türü servislerin paylaşımı konusunda işbirliği yapmaları
gerekmektedir.
Dördüncü Düzey Ana Kapı:
Bir işlemin gerektirdiği bilgi ya da verinin üretilebilmesi için birden
fazla devlet kurumun kaynaklarının kullanıldığı ana kapı türüdür. Örneğin,
kişi emekliliğe esas gün sayısını görmek istediğinde, Emekli Sandığı, SSK ve
Bağkur verilerinin taranarak sonucun kendisine ulaştırılması işlemi gibi. Bu
tür kapıların oluşturulması için devlet kurumlarının veri ve işlem
paylaşımı, veri ambarı oluşturma ve arayüz yazılımları konularında işbirliği
yapmaları gerekmektedir. Kanada örneğinde, bu yapı “Federal Mimari” olarak
adlandırılmakta. Gerek bir federasyonun kendi kurumları arasında gerekse
federe devletlerin kendi aralarında ortak olarak kullanabilecekleri bilgiler
vatandaşın kullanımına tek kapıdan açılmaktadır.
Beşinci Düzey Ana Kapı: Vatandaşın kendine özel işlemlerinin karşılıklı
etkileşimle yapıldığı ana kapı türüdür. Bir senaryo örneği aşağıda
verilmektedir:
“
Bir kişinin, yeni almış olduğu motorlu aracının kayıt işlemlerini yapmak
istediğini düşünelim. Bunun için e-Devlet ana kapısından girdiğinde
karşısına gelen “benim arabam” düğmesine tıkladığında karşısına kayıt formu,
farklı sigorta şirketlerinin fiyatları, araca ilişkin anımsatma bilgileri vb
gelecektir. Kişi işlemlerini yaptıktan sonra, ana kapı, zamanı geldiğinde
cep telefonu, e-posta vb yollarla kişiye, araca ilişkin vergi ya da sigorta
ödemelerini yapması gerektiğini hatırlatacak türde iletiler gönderecektir.”
Beşinci düzey ana kapılar en karmaşık yapıda olan ana kapılardır. Dünyada bu
düzeye en yakın ana kapı örneği olarak Singapur’daki “e-Citizen” ana kapısı
gösterilmektedir. 1997 yılında bakanlıklara, bütünleşik ve vatandaşa yönelik
e-Devlet servislerinin nasıl verileceğini göstermek amacıyla pilot çalışma
olarak başlayan “e-Citizen” , Nisan 1999’dan bu yana 49 ana işleme yönelik
150 servisi vatandaşlara elektronik ortamda sunmaktadır.
Servis örnekleri
1.Bilgi sağlama/verme amacıyla sunulan hizmetler:
•
Haberler, dokümanlar, raporlar,
•
Kamu bilgileri,
•
Hava durumu ve meteoroloji hizmetleri,
•
Yol durumu ve ulaşım bilgileri,
•
Döviz kurları, İstatistiksel bilgiler,
•
Resmi gazete, mevzuat ve kanunlar,
•
Sanatsal ve kültürel etkinlikler.
2.Sorgulama ve yanıt alma alma şeklinde sunulan hizmetler:
•
Sosyal yardımlar, sağlık, aile ve çocuk,
•
Eğitim,
•
Yerel yönetimler,
•
Kurumlara dilekçe vermek,
•
Ehliyet, pasaport vb. talepler,
•
Telefon başvurusu, nakil ve kapama,
•
İş/eleman arama,
•
Güvenlik ve askerlik,
•
Yargı işlemleri,
•
Yer sorma işlemleri (semt, bina, hastane vb),
3.
Çevrimiçi işlemler olarak sunulan hizmetler:
•
Vergi beyannamesi ve tahakkuk işlemleri,
•
Bankacılık işlemleri,
•
Sigorta işlemleri,
•
Kamu alımları,
•
Hastane randevu sistemi,
•
Dispanser ve sağlık ocakları,
•
Acil yardım, itfaiye ve ambulans hizmetleri,
•
Hazine bonoları, devlet tahvili işlemleri,
•
Standart, Marka, patent başvurusu,
•
Sertifikasyon,
•
Bilimsel araştırma formlarına başvuru,
•
Öğrenci kredisi başvurusu, okullara başvuru ve kayıt,
•
Demokratik yönetim ve seçim,
•
Askerlik başvurusu,
•
Ulaşım, rezervasyon ve bilet alma.
2.
Devletten Devlete
Devlet, strateji geliştirmek ve topluma hizmeti daha etkin bir konuma
getirmek içinde bilgiye gereksinim duyar.
Bu
amaçla, devletin kurumları arası bilgi akışı ve entegrasyona ilişkin ön
çalışmaların baştan yapılması gerekmektedir. Tekrarlı çalışmalardan ve aynı
kapsamda olan altyapı maliyetlerinden kaçınılmalıdır.
Devlet kurumlarının kendi otomasyon süreçlerini ve bilgi altyapısını
tamamlayarak kurum içi bilgi sistemlerini iyi bir şekilde kullanabilmeleri,
kurumsal hizmetleri etkin ve verimli bir şekilde sunabilen yapıyı
oluşturmaları gerekmektedir (e-kurum). Bilgi, sürekli olarak kaynağından
izlenerek güncellenmelidir. İkinci aşama olarak bu bilgilerin ulaşımına
yardım edecek e-Devlet portalı’nın bir mantık çerçevesinde oluşturulması
gerekmektedir. Burada Devlet bünyesindeki insan kaynaklarının teknik ve
fonksiyonel altyapısının da iyi değerlendirilmesi gerekmektedir.
e-Devlet ortamında, herhangi iki kamu kurum/kuruluşu arasındaki ilişkilerin
bütünüyle elektronik ortamda gerçekleştirilmesi hedeflenmelidir.
Web
herşeyi Mümkün Kılıyor
Günümüzde kurumlararası veri iletişimi amacıyla kullanılan Elektronik Veri
Değişimi (EDI) sistemleri yerini web tabanlı uygulamalara bırakıyor. Bu
yolla verinin kümesel transferi yerine çevrim içi paylaşımı yöntemi
benimseniyor. Veri transferi sırasındaki uzun beklemeler kayboluyor.
Çatışma Değil İşbirliği
Tüm
kamu kurum/kuruluşları, saklamak ve işlemek durumunda oldukları bilgilerin
yalnızca kendilerine özgü “gizli bilgi”. “kuruluşa özel” bilgi olduğu
düşüncesinden vazgeçmelidirler. Rekabet yerini işbirliğine devretmelidir.
Her
zaman alıştığınız İş yapma Tarzı, Doğru iş yapma tarzı olmayabilir
Çevrim içi e-Devlet servislerinin önündeki en büyük engel kültürel direnç
olarak gösterilmektedir. Bilgi teknolojileri konusunda bilgili olmayan her
düzeyde çalışandan, elektronik servislerin kullanımına tepkiler
oluşmaktadır. Özellikle bu tür tepkilerin üst yönetim kademeleri ve
siyasilerde oluşması e-Devlete ulaşmayı daha da zorlaşmaktadır. Değişime
karşı direnç tarih boyu var olmuştur. e-Devlet, değişimi gerektirmektedir.
Düşünce ve iş yapma tarzı, teknolojik gelişmelere paralel olarak büyük
oranda değişmektedir. Özellikle teknolojik bilgi ve vizyon eksikliği bazı
yöneticilerde korkuya ve endişeye dönüşmekte ve yeniliğe karşı adeta
mücadeleci bir tavır sergilenmektedir.
Öte
yandan, konunun bilincine varan yöneticiler ise işleri oldukça
kolaylaştırmaktadır.
Dubai prensi General Şeyh Muhammed bin Rashid El Maktoum, 18 ay içerisinde
çevrim içi sisteme geçmeyen kamu görevlilerini işten atacağını duyurdu.
Her
Çalışana Bir bilgisayar
ABD
Kongresinde, sayıları 1.8 milyon olan federal memurlardan her birine bir
bilgisayar ve ücretsiz Internet erişimi verilmesi tartışılıyor. Yaklaşık
maliyeti 1.4 milyar dolar olan bu iş öncelikle pahalı görüldü ancak
yatırımın geri dönüşü hesaplandığında oldukça karlı olduğu görüşü
benimsendi. Çünkü, e-Memur olmadan e-Devlet olamaz.
3.
Devletten İş Dünyasına
Mahkum Kalabalık
Çekoslovakya gümrüğüne her yıl 2.5 milyon TIR transit geçiş amacıyla
başvurmakta ve bu sayı yıldan yıla artmaktadır. Çek gümrüklerinde ülkeye
giren her malın kaydını yapmak, gümrük tarifelerini uygulayarak vergileri ve
istatistiksel verileri toplamak ve gümrük işlemlerini yapmak amacıyla 9000
gümrük memuru çalışmaktadır. Bir TIR şoförünün gümrük işlemleri için
ortalama 12 saat beklediği hesaplanmıştır. Giderek artan bu yoğunluk
karşısında Çek Cumhuriyeti, çareyi gümrük işlemlerini web’ e taşımakta
bulmuştur. 75’ i sınırda olan 200 gümrük ofisi Internet aracılığı ile
birbirine bağlanmış ve 2000 yılı başında gümrük beyannamelerinin %80’i
Internet üzerinden gönderilmiştir. Gümrük vergilerinin toplanması tümüyle
otomatik hale gelmiş ve TIR şoförlerinin bekleme mahkumiyetleri ortadan
kalkmıştır.
Benzer biçimde ABD Ticaret Bakanlığı, ihracatçıların her tür bürokratik
işlemini ve ödemelerini web üzerinden yapabileceği bir web ana kapısı açtı.
Devletin Elektronik Alışverişi
ABD
Federal Hükümeti her yıl 17 milyar ABD Doları dolayındaki sarf malzemesi
alımlarını web üzerinden yapıyor. Bu yalnızca bir başlangıç. Buna karşın
Avrupa ise , kağıt ortamında olmayan imzalı belgeleri kabul edip etmeme
yönünde, hala, kararsız.
Avustralya Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı alımlar için sahada 2500 kişi
çalıştırmakta iken her bir alımın onayı birkaç gün almaktaydı. Bugün alım
onay süreci 24 saatten daha az sürmekte ve bir yıldan az bir zamanda 1.3
milyon dolar tasarruf edilmiş durumdadır.
Çevrim içi satın alma sistemleri giderek yaygınlaşmakta. Öncelikle küçük
alımlarla başlandığı gözlenmektedir.
Tüm
bunlar dikkate alındığında, iş dünyasının devletle olan işlerinin tümünün
elektronik ortamda yapılması zorunluluktur.
|